ABD hükümeti, Uygurların karşılaştığı trajediyi “soykırım” olarak adlandırmaya yöneldi
Çin hükümetinin “terörizm ve aşırılıkla mücadele ediyoruz” açıklaması ve kamplarla ilgili kanıtların birçoğunun dış dünyanın dikkatini çekmesi, özellikle kamp tanıklarının müteakip ifadeleri ve Çin hükümetinin kamplarla ilgili bazı dahili belgelerinin ifşa edilmesi sonucu, Özgür toplumda, Çin hükümetinin savunmaları insanlara giderek daha aldatıcı hale geliyor. Aynı zamanda bazı uzmanlar ve akademisyenler, Uygurların karşılaştığı trajediyi “soykırım” veya “kültürel soykırım” olarak adlandırması daha çok merak duyuruyor. Bu anlamda, Birleşik Devletler hükümetinin Çin’in bu eylemini resmi şekilde “katliam” olarak nitelendirme çağrısı yapması mümkündür.
Uygur diasporasındaki son siyasi baskı çağrısı birçok aktivist ve bazı üst düzey yetkililer tarafından geniş çapta bildirilmiş olsa da, ABD hükümeti bu tür resmi bir yorumun ABD-Çin ilişkileri üzerindeki olumsuz etkisi hakkında henüz yorum yapmadı. İki üst düzey Beyaz Saray yetkilisi, 25 Ağustos’ta Politics dergisine verdiği demeçte, Trump yönetiminin bu konuda kesin bir tavır aldığını söyledi.
Zhou Biden Seçim Komisyonu sözcüsü Andrew Bates 26 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, “Çin hükümetinin Uygurlara yönelik dilde anlatılması imkansız olan zulmü açıkça soykırımdır” dedi. Zhou Biden, katliama şiddetle karşı çıkıyor. Bay Donald Trump, trajediyi Joe Biden’ınki gibi bir “katliam” olarak yorumladıysa, Bay Trump’a soruyoruz: “Şimdi ne yapacaksınız?”
O dönemde ABD hükümetinin Myanmar’daki Rohingya Müslümanları katliamını “etnik temizlik” olarak adlandırdığı ve o sırada “soykırım” terimini kullanmadığı öne sürülüyor. Şimdi, Beyaz Saray’ın Uygur meselesinde “soykırım” terimini kullanmasındaki resmi hazırlığı, Uygur meselesine daha etkili bir çözüme yönelik önemli bir adım olarak görülüyor.
Kaynak: Özgür Asya Radyosu
Uygur Akademisi Ahmet Suluk tarafından Uygurcadan Türkçeye çevrildi.