Ali Şîr Nevâyî’de Türk kavramı
Yrd. Doç. Dr. Nursel Özdarendelİ
Giriş
Türk dünyası edebiyatının bilge siması Ali Şîr Nevâyî, daha yaşadığı dönemde ülkesinin sınırlarını aşan bir şöhrete sahip olmuş ender şahsiyetlerdendir. Yüzyılları aşarak bugüne kadar saygı ve minnetle yâd edilmesi, aktif devlet adamlığının yanı sıra, Türk dili ve edebiyatına yaptığı yeri doldurulamaz hizmetlerden, gönülleri fetheden lirik şiirlerinden, bir imar adamı, bir tarihçi, bir musikişinas ve samimi bir dindar olması gibi çok yönlü sıfatlarından kaynaklanmaktadır.
Nevâyî döneminin edebî dildeki Farsça yazma modasına rağmen pek çok türde ve sayıda eserini Türkçe yazmıştır. Esen rüzgârın tersine olarak başlattığı akım Türkçeyi edebî dil hâline getirmiş, manevi mükâfatı da bu dilin “Nevâyî dili” adıyla anılması şeklinde kendisine geri dönmüştür.
Dünya Türklük bilimi araştırmacılarının Nevâyî üzerinde yaptığı çalışmalar azımsanamayacak derecededir. Fakat hâlâ söylenecek sözler nihayet bulmamıştır.
Bu çalışmada, Nevâyî’nin, yirmi eseri (GS, NŞ, BV, FK, Sİ, LM, FŞ, LT, MN, NM, ME, ML, NC, MK, SM, TEH, TMA, M, HPM, HSHE) taranıp Türk kelimesi ve bu kelimenin oluşturduğu terkipler tespit edilerek Türk kelimesinin Nevâyî’de kazandığı anlamlar üzerinde durulmuştur.
Makalenin tamamına erişmek için lütfen linki tıklayın: Alİ Şîr Nevâyî’de Türk