Eski Türkçede aldatma kavramı -Yeni Uygur Türkçesi ile karşılaştırılmalı-
Saadet Sena KARAMAN
ÖZET
Çalışmamızın temeli Eski Türkçe ve Yeni Uygur Türkçesi dönemindeki aldatma kavramı ve bu kavram etrafındaki söz varlığının ortaya konması ve sınıflandırılması üzerinedir. Çalışmamızda Türk düşünce dünyasında aldatma, hile kavram alanının nasıl şekillendiği ve hangi söz ve sözcük gruplarıyla ifade edildiği ortaya konmaya çalışılmıştır. Aldatma sözcüğü bizi bir zekâ ürünü olan hileye, zekâ doğrultusunda planlanmış canlıları kandırmak için kullanılan tuzak, pusu, oyun, dolap, düzen sözcüğüne, ağızdan çıkan söz yoluyla kandırmak için kullanılan yalan, iftira, büyü, sihir, tılsım sözcüklerine, bilgiyi çalıp yönlendirmeler yaparak karşısındakini aldatan kişiler için kullanılan casus sözcüğüne, faydalı bir iş için ya da karşısındakini mağlup edip aldatmak için büyü yapan büyücü ya da sihirbazlar için kullanılan büyücü, üfürükçü sözcüklerine yönlendirmiştir.
Çalışmamızın giriş bölümünde söz varlığı, eş anlamlılık, yakın anlamlılık ve çalışma alanımız hakkında genel bir bilgi verilmiştir. Çalışmamızın inceleme bölümünün ilk kısmında Köktürk, Eski Uygur ve Karahanlı Türkçesindeki aldatma kavramının içinde değerlendirilebilecek bütün söz varlığı ortaya konmaya çalışılmış, ikinci kısmında ise Yeni Uygur Türkçesindeki bu kavramı içine alan söz varlığı ile karşılaştırılmış ve bir bütün halinde sınıflandırma çalışması yapılmıştır.
Tezimizin değerlendirme ve sonuç bölümünde taranan eserlerdeki söz varlığına ait bulgular üzerinde değerlendirmelerde bulunulmuştur. Son bölümde ise tablolaştırılmış dizin üzerinde tüm dönemlerdeki benzer ve ortak olmayan sözcükler karşılaştırmalı olarak verilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Köktürkçe, Uygur Türkçesi, Karahanlı Türkçesi, Yeni Uygur Türkçesi, kavram alanı, söz varlığı, aldatma, hile, büyü, casus, yalan vb.
Makalenin tamamına erişmek için lütfen linki tıklayın:ESKİ TÜRKÇEDE ALDATMA KAVRAMI