You Are Here: Home » Uygur Tarihi, Kültürü ve Edebiyatı » Uygur Atasözlerinde Kadın

Uygur Atasözlerinde Kadın

Yrd. Doç. Dr. Ahmet KARAMAN

Özet:

Uygur sözlü edebiyatının önemli bir ürünü olan atasözleri Uygur Türkçesinde “maqal-temsil” olarak adlandırılır. Uzun bir medeniyet devrinin ürünü olan atasözleri halkın tecrübesini ve hafızasını yansıtan ayna gibidir. Atasözlerinin dili sanatlı ve derli topludur. Geçmişin tecrübesini az sözle ama geniş olarak anlatma imkânına sahiptir. Atasözlerinin dili ahenklidir. Ahenk, atasözlerine şiir ritmi kazandırırken atasözlerinin insan hafızasında kalıcı yer etmesini sağlayan bir faktördür. Maqaltemsiller Uygur halkının hayat süzgecinden geçirip damıttığı bir öz gibidir.

Atasözleri Uygur edebiyatında “maqal-temsil” olarak adlandırılmakla birlikte bu çalışmada “maqal-temsil” yerine “atasözü” ifadesi kullanılmıştır. Değerlendirilen atasözleri, Eziz Atavulla Sarıtékin tarafından hazırlanan“Uyġur Xelq MaqalTemsilliri” adlı eserden taranmıştır. İçinde “ayal, xotun, qiz, ana” gibi kadınla ilgili kelimeler bulunduran ya da kadının dolaylı olarak geçtiği ve sosyal hayattaki konumuyla ilgili olan atasözleri seçilmiştir.

Milletlerin kültüründe kadın çok farklı obje olarak karşımıza çıkmaktadır. Kimi kültürde “tanrıça” olarak görülen kadın başka bir kültürde utanç duyulan bir varlık olarak görülebilmektedir. İncelenen Uygur atasözlerinde kadın olgusu genelde erkek egemen bakış açısıyla ele alınmıştır. Uygur atasözlerine bakıldığında kadın; yaşam biçimi açısından sürekli denetim altında tutulması gereken bir varlık olarak görülmektedir. Yalnız yaşamamalı mutlaka bir erkekle hayatını birleştirmelidir. Ancak annelik ve yuva kurma söz konusu olduğunda kadın kutsal bir varlık hüviyetine bürünmektedir. Uygur atasözlerinde kadınla ilgili olumsuz yargılar çok olsa da kadınsız bir dünyanın varlığı da mümkün görünmemektedir.

Bu çalışmada Uygur medeniyetinde kadına bakış açısını tespit ederken konu tarihî belgelere dayandırılmamış, kadının yalnızca atasözlerindeki duruşları esas alınmıştır. Bu nedenle bazı atasözlerindeki kadına bakış açısı tarihî gerçeklerle örtüşmeyebilir hatta tarihî gerçeklere ters düşebilir. Kadınla ilgili olumsuz yargılar taşıyan atasözlerinin münferit bazı hadiselerin zamanla genelleşmesiyle ortaya çıktığını belirtmek gerekir.

Anahtar sözler: Uygur, atasözü, temsil-maqal, kadın.

Giriş

Atasözü, Güncel Türkçe Sözlük’te “Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve halka mal olmuş, öğüt verici nitelikte söz, deme, mesel, sav, darbımesel.” olarak tanımlanmaktadır.

Türkiye Türkçesinde atasözü ya da atalar sözü olarak kullanılan kavram Orhun Yazıtları’nda sab: söz, haber (Tekin 2008: 164), Uygur dönemi eserle rinde sab~sav: söz, haber, şöhret (Caferoğlu 1993: 127, 131) ve Karahanlı dönemi eserlerinden Dîvânü Lügati’t-Türk’te sāw~saw (Ercilasun ve Akkoyunlu 2014: 810), Kutadgu Bilig’de sav (Dilâçar 1988: 115) şeklinde geçmektedir.

Orhun Yazıtları’nın gerek yazılış amaçları ve konuları gerekse kısa oluşları, atasözlerine, başka tür metinlerde olduğu kadar rastlamamıza olanak vermemektedir (Aksan 2007: 95). Anıtlarda Bilge Kağan’a ait özdeyiş niteliğindeki sözlerin atasözleri mi yoksa Bilge Kağan’a ait sözler mi olduğunu tespit edecek anıtlardan önceki döneme ait yeterli malzeme bulunmamaktadır. Bu nedenle Aksan’ın bunları atasözü olarak değerlendirmediği kanısındayım.

Eski Uygur dönemi eserlerinde ise atasözlerinin kullanıldığı görülmektedir. Berlin Turfan yazmaları arasında T II Y 19 işaretini taşıyan bir tıp kitabının boş kalan sahifelerinde yazılı bulunan atasözleri ayrıca bir başlık altında sıralanmıştır: yime bir Türk savında bar (“yine Türk ata-sözlerinde var”) (Arat 2007: 272).

Dîvanu Lügâti’t-Türk’te Kaşgarlı Mahmut “Zorlukları yumuşasın, derinlikleri ve en dipteki noktaları açıklansın diye hikmetler, seciler, atasözleri, şiirler, recezler ve nesirlerle süsledim.”(Ercilasun ve Akkoyunlu 2014: 2). Divânu Lügâti’t-Türk’te bulunan 274 atasözünden 56’sı ya aynen ya da ufak tefek değişikliklerle bugün hâlâ Doğu Türkistan’da Uygurlar arasında yaşamaktadır (Öztopçu 1992: 40).

Kutadgu Bilig’de kullanılan vezin Eski Yunanlarda atasözü, hikmet gibi türler için geliştirilen özel bir koşukta kullanılan vezne benzemektedir (bk. Dilâçar 1988: 163). Dolayısıyla Kutadgu Bilig yazılış amacı yönüyle de çeşitli
hikmetleri ve atasözlerini içermektedir. Kutadgu Bilig’de geçen atasözlerinin birkaçı bugün Uygurlar arasında yaşamaktadır. Kutadgu Bilig’deki kadınlarla ilgili bazı beyitlerin anlamları da Uygur atasözleriyle benzerlik göstermektedir. Bu beyitleri ilgili atasözleriyle birlikte değerlendirdik.

Felsefi bir eser olması yönüyle Atabetü’l-Hakayık’ta atasözlerine rastlanmaktadır. Bu eserde bugünkü Uygur atasözlerinden altı tanesine rastlayabildik (Öztopçu 1992: 43).

Bugünkü Uygur Türkçesinde “maqal-temsil” adıyla bilinen atasözlerinin tarihî kaynaklarını Orhun, Eski Uygur, Karahanlı dönemleri olarak sıralayabiliriz.

Yeni Uygur Türkçesinde atasözü için ikileme biçiminde “maqal-temsil” kelimesi kullanılmaktadır. Aslında “maqal-temsil” tam atasözünü karşılamamaktadır. “Maqal” sözlükte: “Hayat tecrübelerini esas alarak halk tarafından yaratılıp geniş kitlelere yayılmış derli toplu, betimleyici, eğitici özelliği olan cümle ya da söz grubu.” (UTİL 5: 32) olarak tanımlanmaktadır. “Temsil” ise “Geçmişteki çeşitli hadiseleri, kişilerin iyi kötü özelliklerini hayvan ve nesne lerin özelliğine büründürülerek anlatılan hikmetli sözler.” (UTİL 2: 189) biçiminde tanımlanmıştır. Tanımdan anlaşıldığı gibi “maqal” kelimesi atasözlerini ifade ederken “temsil” ise daha çok deyimleri ifade etmektedir. Ancak biz çalışmamızda “atasözü” kelimesini kullanmayı tercih ettik. Halk edebiyatının bir türü olarak Uygur atasözlerinin genel özelliklerini şöyle sıralayabiliriz:

1. Uygur atasözleri geçmişin tecrübesini barındıran ahenkli sözlerdir. Bu ahenk, kimi zaman vezin, kafiye, durak gibi ritmik özelliklerle onların akılda kalmasını ve yeri geldiğinde pratik olarak kullanılmasını sağlar.
2. Atasözleri felsefi düşünce içeren terbiye edici özelliklere sahip yaygın sözlerdir.
3. Soyut düşünceleri somutlaştıran, dile açıklık özelliği kazandıran, fikirleri tam ifade eden sözlerdir.
4. Atasözleri kişilere ders veren tarihî bir sözlük niteliğindedir.
5. Atasözleri çağlar boyunca ağızdan ağıza yayılmıştır.
6. Konu olarak Uygur atasözleri üretim emeği ile ilgili olanlar ve toplumsal hayatla ilgili olanlar olmak üzere iki çeşide ayrılır (İsmayil 1998: 559-562).

Üretimle ilgili olan Uygur atasözleri de kendi içinde “çiftçilikle ilgili atasözleri, bahçıvanlık ve hayvancılıkla ilgili olan atasözleri, tebabetle ilgili atasözleri” olmak üzere üçe ayrılır.

Toplumsal hayatla ilgili olan atasözleri ise “sınıf mücadelesini yansıtan atasözleri, felsefi görüşleri yansıtan atasözleri, geleneksel hayat tecrübelerini yansıtan atasözleri” olmak üzere üçe ayrılır (İsmayil 1998: 562-586).

Atasözlerinde Kadın

Her atasözü, toplumsal yaşantı içindeki bireyin uyması beklenen ya bir genel kural veya bir düstur niteliğindedir. Bu nedenle de atasözleri, milletlerin karakterlerini, hayat karşısında tavır ve zihniyetlerini ifade eden özlü sözlerdir
(Çobanoğlu 2004: 1).

“Uygur Atasözlerinde Kadın” başlıklı bu çalışmamızda atasözlerine yansıyan ‘kadın’ı değerlendirmeye çalıştık. Çobanoğlu’nun da ifade ettiği gibi atasözleri topluma ışık tutan, toplumun tecrübelerini sonraki kuşaklara aktaran
bir hafızadır. Bu yönüyle atasözleri toplumda kadına bakış açısını yakalamada yol gösterici bir unsur olarak görülebilir. Uygur atasözlerinde ‘kadın’ı değerlendirirken “ana, ayal, xotun, qiz” kelimelerinin geçtiği atasözlerini esas aldık. Değerlendirdiğimiz örneklerde kadın hakkındaki yargıları kadına değer veren, kadını aşağılayan, kadınla erkeği mukayese eden, kadını başka varlıklara benzeten veya onlarla karşılaştıran ve kadınlarla ilgili öğüt veren atasözleri biçiminde sınıflandırdık.

I. Kadına değer veren atasözleri

Kadına değer veren atasözleri kategorisinde on sekiz atasözünü değerlendirdik. Bazı atasözleri birbirinin varyantı durumundadır. Örneğin “Ayal kişi öyniñ zinniti.” (Kadın evin süsüdür.) atasözü ile “Qiz bala öy zinniti.” (Kız çocuğu ev ziynetidir.) atasözü birbirinin varyantıdır.

Bu atasözleri genel olarak kadına değer veren, kadını vazgeçilmez gören ve kadınsız bir dünyanın düşünülemeyeceğini ortaya koyan örneklerdir. Kadın veya kız bu gruptaki atasözlerinde nazik, kırılgan, saygın ve kutsallık atfedilen varlık olarak görülmektedir. Kadınsız evin cansız bir bedene benzetilmesi kadına verilen değeri yansıtması bakımından dikkat çekicidir. Bu atasözlerinde Eski Türklerin kadına verdiği değeri görebiliyoruz. Kadın hayatın her alanında erkeğinin yanındadır ve onun tamamlayıcısıdır. Ziya Gökalp Türk Medeniyeti Tarihi adlı eserinde kadın ve erkeğin birlikte bulunmaları konusunu şöyle açıklar: Ekonomik hayatta, aile hayatında, siyasal meclislerde, savaşta, avda, törenlerde, yani millî ziyafetlerde, sihirsel ayinlerde ve dinî ibadetlerde kesinlikle kadının erkekle birlikte bulunması gereklidir (Gökalp 2013: 278).

1. Ayal kişi öyniñ zinniti.
Kadın evin süsüdür.
2. Xotunsuz er qirsiz yer.
Kadınsız erkek kırsız yer.
3 Xotunsiz öy cansiz ten.
Kadınsız ev cansız beden.
4. Xotunsiz öydin boran tozup turar.
Kadınsız evden boran eksik olmaz.
5. Xotunluq rozigar güldur, xotunsiz roziġar çöldür.
Kadınlı zaman güldür, kadınsız zaman çöldür.
6. Xotunum öldi, qamçam sundi.
Kadınım öldü, kamçım kırıldı.
7. Qiz bala öy zinniti.
Kız çocuğu ev ziynetidir.
8. Qiz baliniñ köñli nazuk.
Kız çocuğunun gönlü naziktir.
9. Qizliq öy xan kövrüki.
Kızlı ev han köprüsü.

10. Qizliq öy qudsiz bolmas.
Kızlı ev kutsuz olmaz.
11. Qizliq öyge Xizir amraq.
Kızlı eve Hızır dosttur.
12. Qizliq öyge qiriq at baġlinar.
Kızlı eve kırk at bağlanır.
13. Qizniñ söygüsi qiriq yil bolidu.
Kızın sevgisi kırk yıl olur.
14. Qizi barġa, tömürmu égilidu.
Kızı olana demir de eğilir.
15. Qizi barniñ céni bar.
Kızı olanın canı var.
16. Qizi barniñ nazi bar.
Kızı olanın nazı olur.
17. Qizi bar öy seremcan.
Kızı olanın evi düzenli.
18. Qizi bar öy güli bar baġ.
Kızı olan ev gülü olan bağdır.

2. Kadını değersiz veya güvenilmez olarak gösteren atasözleri

Kadınla ilgili olumsuz yargılar içeren çok sayıda Uygur atasözü bulunmaktadır. Kadının hileci, vefasız, işe yaramaz, güvenilmez olduğunu belirten atasözlerinin yanında kadınla yaşamanın bela olduğunu, akılsızlık olduğunu belirten atasözleri de vardır. Bazı atasözlerinde iyice aşağılanan kadın Hızır’ı bile yoldan çıkaracak şeytani biri olarak görülmektedir. Atasözlerinde genel olarak yuva kurma, aile olma tavsiye edilirken bir örnekte tek bir kadına bağlı olmayan erkeğin pek çok kadına sahip olabileceği yargısı görülmektedir: “Xotuni yoqniñ xotuni köp.” (Kadını olmayanın kadını çok). Kadını deve etinden ibaret gören atasözleri ile Kutadgu Bilig’de geçen bazı beyitlerde benzerlikler görülmektedir:

Qiz bala töge göşi. (Kız çocuğu deve etidir.)
Kutadgu Bilig’de:
tişi aslı et ol küdezgü etig yıdır et küdezmese bolmaz itig (Kaçalin: 236)

Kadının aslı ettir; eti muhafaza etmeli; gözetmezsen, et kokar; bunun çaresi yoktur (Arat 1988: 327).
1. Ayal kişi döni qorqutar.
Kadın örümceği korkutur.
2. Ayal kişini uçurup kör, ustirini kaplap (kör).
Kadını oynat (kızdır) gör, usturayı bileyip (gör).
3. Ayal kişi öçke yéġi.
Kadın keçi yağıdır.
4. Ayalniñ ordiġa çiqqini, işniñ buzulġini.
Kadının evden çıkanı, işin bozulanı.
5. Ayali soquşqaq adem alemniñ tinçliqini bilmes.
Kadını dövüşken olan insan dünyanın huzurunu bilmez.
6. Ayaliñ düşmen bolsa, miñ düşmendin yaman.
Kadının düşmansa bin düşmandan daha kötü.
7. Ayaliñġa çirayiñni ber, köñlüñni berme, balañġa köñlüñni ber, çirayiñni
berme.
Kadınına yüz ver, gönlünü verme; çocuğuna gönlünü ver, yüz verme.
8. Ayaliñ hurun bolsa aq unda yobdan éter.
Karın tembel ise ak undan mısır eriştesi yapar.
9. Xotun aldiñ balada qaldiñ, almisañ talada (qaldiñ).
Kadın aldın belaya kaldın, almasan dışarıda (kaldın).
10. Xotun aldin uçañġa otun aldiñ.
Kadın aldın omzuna odun aldın.
11. Xotun almisam talada qaldim, xotun alsam balada qaldim.
Kadın almasam dışarıda kaldım, kadın alsam belada kaldım.
12. Xotun buzuq erge bala, er buzuq baliġa (bala).
Kadın bozuk, erkeğe bela; er bozuk, çocuğa bela.
13. Xotun qilsa erge yanar, er qilsa baliġa (yanar).
Kadın ne yaparsa erkeğe döner, erkek ne yaparsa çocuğa döner.
14. Xotun künlise, öy buzular, er künlise, öy tüziler.
Kadın kıskanırsa ev dağılır, erkek kıskanırsa ev yapılır.
15. Xotun kişi til bilen tul qalar.
Kadın diliyle dul kalır.
16. Xotun kişiniñ çéçi uzun, eqli qisqa.                                                                                                                                              Kadının saçı uzun aklı kısa.
17. Xotun kişiniñ qiriq bir hiylisi bar.
Kadının kırk bir hilesi var.
18. Xotun kişiniñ hilisi qiriq éşekke yük.
Kadının hilesi kırk eşeğe yüktür.
19. Xotun kişiniñ içige bala patidu, gep patmaydu.
Kadının içine çocuk sığar, laf sığmaz.
20. Xotun kişi ovġa yarimas, cigde yaġici noġa (yarimas).
Kadın ava yaramaz, iğde ağacı oluğa (yaramaz).
21. Xotunniñ düşmenliki, miñ düşmendin yaman.
Kadının düşmanlığı bin düşmandan kötü.
22. Xotunuñ püçek bolsa, méhminiñ muttehem bolur.
Kadının boş (akılsız) ise, misafirin alçak olur.
23. Xotunuñ cédelxor bolsa öyüñniñ keñliki bilinmes, ötüküñ tar bolsa
cahanniñ keñliki bilinmes.
Kadının kavgacı ise evinin genişliği (rahatı) bilinmez, çizmen dar ise cihanın genişliği bilinmez.
24. Xotunuñġa işengiçe, bosuġañġa işen.
Kadınına güveneceğine kapına güven.
25. Xotunuñniñ qandaqliqini biley déseñ, qoşnañ bilen uruşqanda kör.
Kadınının nasıl biri olduğunu bilmek istersen komşunla kavga ederken gör.
26. Xotunuñ obdan bolsa qaziniñ yaġ, xotunuñ yaman bolsa yürikiñ daġ.
Kadının iyi ise kazanın yağ (dolu), kadının kötü ise yüreğin yaralı.
27. Xotunuñ uruşqaq bolsa, cahanniñ tinçliqini bilmeysen.
Kadının kavgacı ise dünyanın huzurunu bilmezsin.
28. Xotunuñ uruşqaq bolsa, yaqañ saq turmas, béşiñ taz bolsa, qoluñ pak
turmas.
Kadının kavgacı ise yakan sağ olmaz (huzursuz olursun), başın kel ise elin
temiz durmaz.
29. Xotuni yaxşi şümşeymes.
Kadını iyi (olan) kambur olmaz.
30. Xotuni yoqniñ xotuni köp.
Kadını olmayanın kadını çok.
31. Qiz toyluqsiz kelse, ġudurimas kéler.                                                                                                                                          Kız düğünsüz gelse, mırıldanmadan gelir.
32. Qizlarniñ dostluqi yatliq bolġuçe.
Kızların dostluğu evleninceye kadardır.
33. Qizni körse Xizirmu yoldin éziptu.
Kızı görse Hızır da yoldan çıkar.
34. Qizniñ söygünige işenme, köyginige işen.
Kızın sevgisine inanma, yandığına inan.
35. Qizi bilen qamlaşsa, aniniñ kari çaġliq.
Kızıyla anlaşsa ananın kârı geçicidir.
36. Er künlise öy tüzülür, ayal künlise öy buzular.
Er kıskansa ev düzülür, kadın kıskansa ev bozulur.
37. Ayalniñ küçi köz yéşida.
Kadın gücü gözyaşındadır.
38. Qiz bala töge göşi.
Kız çocuğu deve etidir.
39. Qiz qérisa çöri bolur.
Kız yaşlandığında hizmetçi (köle) olur.
40. Qiz qérisa nazi bolar, qériġimu razi (bolar).
Kız yaşlansa nazlanır, yaşlıya da razı (olur).

3. Erkek ve kadının birlikte geçtiği atasözleri

Kadın ve erkeğin birlikte geçtiği atasözlerinde kadını öven, onu yücelten örneklerin yanında aşağılayan, kötüleyen örnekler de görülmektedir. Erkek ve kadının birlikte geçtiği atasözlerinde çoğunlukla kadının yalnız yaşaması
uygun görülmez. Onun bir erkeğin himayesine girmesi tavsiye edilir. Hatta daha ileri bir düşünceyle kadının yalnız yaşamasındansa ölmesinin iyi olduğu vurgulanır. Bu yargıyı taşıyan atasözleriyle Kutadgu Bilig’de geçen şu beyitler
arasında anlam birliği bulunmaktadır:

kızığ tutma ewde uzun begsizin
ökünç birle ölgey özüñ igsizin (Kaçalin: 236)

Kızı çabuk evlendir, uzun müddet evde tutma, yoksa hastalığa lüzum kalmadan, yalnız bu peşimanlık seni öldürür (Arat 1988: 326).

ayâ koldaş ardaş söz aydım kese
bu kız toğmasa yég tirig turmasa (Kaçalin: 236)

Ey dost arkadaş, sana kesin bir şey söyleyeyim; bu kızlar doğmasa, doğarsa yaşamasa daha iyi olur (Arat 1988: 326).

kalı tuğsa yégrek aña yér koyı
ewi bolsa koşnı ölügler toyı (Kaçalin: 236)

Eğer dünyaya gelirse, onun yerinin toprağın altı veya evinin mezara komşu olması daha hayırlıdır (Arat 1988: 326)

Atasözlerinde erkek egemen bir anlayış belirgin biçimde görülür: “Xotundek er bar, erdek xotun (bar).” Bu atasözüne baktığımızda erkeği aşağılamak için kadına benzetildiğini, kadını yüceltmek için erkeğe benzetildiğini görmekteyiz.

Kadın gibi erkek var, erkek gibi kadın var.

Özellikle ülkemizin kırsal kesimlerinde erkeğin çocuğunu kız çocuğundan daha çok sevme, onu birincil olarak görme anlayışının Uygurlarda da görülen bir cinsiyet ayrımı olduğunu “Kızımın çocuğu sülün yavrusu, özümden olsa
da anası; oğlumun çocuğu özümün çocuğu, yad olsa da anası.” atasözünde görebilmekteyiz. Kadın ve erkeğin birlikte geçtiği atasözlerinde genellikle kadın için olumsuz bir tablo çizilmektedir.

Günümüzde kanayan bir yara olan kadına şiddet Uygur atasözlerinde de görülmektedir. “Xotun cavab qilmisa, er tayaq salmas.” (Kadın cevap vermese erkek dövmez.) atasözünde dayak atmaya kadının sebep olduğu gösterilerek kadına dayak haklı sebeplere dayandırılmaktadır. Bu bakış açısının günümüzde de belirli kesimlerde sürdüğü görülmektedir. Genel olarak bakıldığında kadın ve erkeğin birlikte geçtiği atasözlerinde kadın için olumsuz bir tablo çizilmektedir.

Atasözlerinin birçoğu Türkiye Türkleri ile Uygur Türkleri arasındaki ortak anlayışa sahiptir:

“Ayalniñ yéşini biliş tes, erniñ qérisini.” (Kadının yaşı, erkeğin maaşı sorulmaz.)

Er qérisa qiz alar, qiz qérisa kim alar. (Er yaşlansa kız alır, kız yaşlansa kim alır.)

1. Ayalsiz öyniñ temi yoq,
Kadınsız evin tadı yok
Ersiz öyniñ demi (yoq).
Erkeksiz evin canı yok.
2. Ayal kişiniñ dunyasi sadaqetlik er kişidur.                                                                                                                                    Kadının dünyası sadık erkektir.
3. Ayalniñ tuġqini kelse, yaġ bilen gürüç, erniñ tuġqini kelse, künde uruş.
Kadının akrabası gelse yağlı pirinç (pilav), erkeğin akrabası gelse her
gün kavga.
4. Ayalniñ ippiti erniñ zinniti.
Kadının iffeti erkeğin süsüdür.
5. Ayalniñ yéşini biliş tes, erniñ qérisini (biliş tes).
Kadının yaşı, erkeğin maaşı sorulmaz.
6. Xotun erke bolsa, érige tége bolar.
Kadın şımarıksa erkeğine teke olur.
7. Xotun erge qaraydu, er yerge (qaraydu).
Kadın erkeğe bakar, erkek yere bakar.
8. Xotun cavab qilmisa, er tayaq salmas.
Kadın cevap vermese erkek dövmez.
9. Xotundek er bar, erdek xotun (bar).
Kadın gibi erkek var, erkek gibi kadın var.
10. Xotun qaniti er, er qaniti at.
Kadının kanadı er, erin kanadı at.
11. Xotun kişi erde yaxşi, erde bolmisa yerde (yaxşi).
Kadın erkekte iyi, erkekte değilse yerde (iyi).
12. Xotun kişiniñ pakizliqini ériniñ yaqisidin kör.
Kadının temizliğini erkeğin yakasından gör.
13. Xotun kişiniñ tulliqidin er kişiniñ boytaqliqi yaman.
Kadının dulluğundan erkeğin bekârlığı kötü.
14. Xotunniñ tuġqini kelse şovigürüç, erniñ tuġqini kelse künde uruş.
Kadının akrabası gelse pirinç çorbası, erkeğin akrabası gelse her gün
kavga.
15. Xotunniñ tili talġuçe, erniñ béli talar.
Kadının dili yoruluncaya kadar erkeğin beli yorulur.
16. Xotun yaman bolsa erni başlar, er yaman bolsa xotunni taşlar.
Kadın kötü ise erkeği terbiye eder (yola getirir), erkek kötü ise kadını
kovar.
17. Qiz aniġa tartidu, oġul bala dadiġa.
Kız anaya çeker, oğlan babaya.

18. Qiz bala dadiġa amraq, oġul bala aniġa.
Kız çocuğu babayı sever, oğlan anneyi.
19. Qiz bala yoq bala, oġul bala qoş bala.
Kız çocuk yok çocuk, erkek çocuk çift çocuk.
20. Qiz tuġulsa néme deydu? Oġul tuġulsa hebbelli!
Kız doğsa ne denir? Oğlan doğsa maşallah!
21. Qiz çoñ bolsa xuyluq bolidu, oġul çoñ bolsa boyluq bolidu.
Kız büyüse huylu olur, oğlan büyüse boylu olur.
22. Qiz çoñ bolsa, köz tola, oġul çoñ bolsa, söz tola.
Kız büyüdüğünde göz çok, oğul büyüdüğünde söz çok.
23. Qiz çoñ bolsa gep tola, oġul çoñ bolsa nep (tola).
Kız büyüdüğünde söz çok, oğul büyüdüğünde kâr (çok).
24. Qizni anisi saqlisun, oġulni atisi (saqlisun).
Kızı anası büyütsün, oğlanı babası (büyütsün).
25. Qizni gül arisidin izde, yigitni el arisidin (izde).
Kızı gül arasından izle, yiğidi el arasından (izle).
26. Qizniñ tul olturuşni xéridarniñ yoqluqidin, erniñ boytaqliqi incaniñ
yoqluqidin.
Kızın dulluğu müşteri (isteyen) yokluğundan, erkeğin bekârlığı gayret
yokluğundan.
27. Qiziñ aşiq bolsa, yerge baq, oġluñ aşiq bolsa, kökke (baq).
Kızın âşık olursa yere bak, oğlun âşık olursa göğe bak.
28. Qiziñni taladin tos, oġluñni baladin (tos).
Kızını sokaktan kurtar, oğlunu beladan (kurtar).
29. Qiziñniñ töride olturġiçe, oġluñniñ yoliġa (baq).
Kızının evinde oturacağına oğlunun yoluna (bak).
30. Qiziñni nomusçan qil oġluñni tirişçan (qil).
Kızını namuslu yetiştir oğlunu çalışkan (yetiştir).
31. Qizimniñ balisi qirġavul balisi, öz qilip turġan anisi, oġlumniñ balisi
özümniñ balisi, yat qilip turġan anisi.
Kızımın çocuğu sülün yavrusu, özümden olsa da anası; oğlumun çocuğu
özümün çocuğu, yad olsa da anası.
32. Qizimniñ balisi qizilgül körüner, oġlumniñ balisi oġri tiken (körüner).
Kızımın çocuğu kızıl gül görünür, oğlumun çocuğu kuşburnu (görünür).

33. Qizim yep qirġa çiqti, oġlum yep ovġa çiqti.
Kızım yiyip kıra çıktı, oğlum yiyip ava çıktı.
34. Qiz yétim bolsa béşi taz bolur, oġul yétim bolsa kiyimi maz (bolur).
Kız yetim kalsa başı kel olur, oğul yetim kalsa kıyafeti kötü (olur).
35. Er baş, xotun boyun.
Er baş, kadın boyun.
36. Er puldin yüz tépiptu, ayali dastixandin (yüz tépiptu).
Er paradan yüz bulur (şımarır), kadını sofradan (şımarır).
37. Er ġérib bolsa naxşiçi bolar, xotun ġérib bolsa yiġlañġu (bolar).
Er garip ise şarkıcı olur, kadın garip ise ağlayıcı (olur).
38. Er qeyerde bolsa, xotun şu yerde.
Er nerede ise kadın orada (olmalı).
39. Er qérisa toñġaq bolar, ayal qérisa doñġaq (bolar).
Er yaşlansa çok üşür, kadın yaşlansa kambur (olur).
40. Er qérisa cañcalçi bolur, xotun qérisa yalġançi bolur.
Er yaşlansa kavgacı olur, kadın yaşlansa yalancı (olur).
41. Er qérisa qoyġinini bilmes, ayal qérisa toyġunini (bilmes).
Er yaşlansa koyduğunu bilmez, kadın yaşlansa doyduğunu (bilmez).
42. Er qérisa qiz alar, qiz qérisa kim alar.
Er yaşlansa kız alır, kız yaşlansa kim alır.
43. Er qérisa küçidin qalar, xotun qérisa ésidin (qalar).
Er yaşlansa gücünü kaybeder, kadın yaşlansa hafızasını (kaybeder).
44. Er kişi bélidin qéridu, xotun gélidin (qéridu).
Er kişi belinden yaşlanır, kadın boğazdan (yaşlanır).
45. Er kişi çümülidek yiġidu, xotun kişi toxudek çaçidu.
Er kişi karınca gibi toplar, kadın tavuk gibi saçar.
46. Er kişi xotun kişiniñ yérim xudasi.
Er kişi kadının yarım tanrısıdır.
47. Er kişi muz taġ, xotun kişi aptap.
Er kişi buz dağı, kadın güneş.
48. Er kişiniñ qorsiqiġa iger-yügenlik at patar, ayal kişiniñ qorsiqiġa qara
başliq adem (patar).
Er kişinin karnına eğerli at sığar, kadının karnına kara başlı insan (sığar).
49 Er kişi öyniñ tüvrüki, xotun kişi işik ülgüçigi.                                                                                                                              Er kişi evin direği, kadın kapı menteşesi.
50. Erge xotunniñ yéti yoq, oçaqqa otunniñ (yéti yoq).
Erkeğe kadının yabancısı yok, ocağa odunun (yabancısı yok).
51. Erni er qilġanmu xotun, erni yer qilġanmu xotun.
Eri er yapan da kadın, eri rezil eden de kadın.
52. Erni tonutqan xotun, xotunni tonutqan otun.
Eri tanıtan kadın, kadını tanıtan odun.
53. Erniñ eyniki xotun, xotunniñ eyniki er.
Erin aynası kadın, kadının aynası er.
54. Erniñ ġémi elde, xotuniñ ġémi öyde.
Erin kaygısı vatan için, kadının kaygısı ev için.
55. Erniñ méhri köp bolsa, ayalniñ hösni éçilidu.
Erin sevgisi çoksa, kadının yüzü güler.
56. Erniñ namini xotun çiqarir, xotunniñ namini er (çiqarar).
Erin namını kadın çıkarır, kadının namını er (çıkarır).
57. Er ot, xotun su.
Erkek ateş, kadın su.
58. Er insabliq bolsa, xotun vapadar bolur.
Er insaflı ise kadın vefalı olur.

4. Kadının çeşitli varlıklara benzetildiği veya varlıklarla karşılaştırıldığı atasözleri

Kadının çeşitli varlıklara benzetildiği ya da çeşitli varlıklarla karşılaştırıldığı atasözlerindeki bakış açısı genel olarak kadının güvenilmez, değersiz, ihtiyaçlarının bitmediği şeklindedir. Kamışın dayanıksızlığından hareketle “Kadına güvenme, kamışa dayanma.” kamış ile kadının arasında kurulan ilişki kadını güvenilmez bir varlık olarak işaretlemektedir.“Xotunġa xumarniñ néme işi, kaliġa tumarniñ (néme işi).” (Kadına tutkunun ne gereği var, sığıra
nazarlığın (ne gereği var?) atasözü ile “Xotunni avayliġan balisiz qalar, mozayni avayliġan kalisiz (qalar).” (Kadını koruyan çocuksuz kalır, buzağıyı koruyan ineksiz kalır.) atasözünde kadına âşık olmanın ve kadını korumanın gereksizliği vurgulanırken kadın ve sığır arasında değersizlik yönünden benzerlik ilgisi kurulmaktadır.

Bunlardan başka kadının kolunun söngüye, saçının süpürgeye benzetilmesi de onun fedakârlığının bir işareti olarak yorumlanmalıdır. Bu gruptaki atasözleri de ağırlıklı olarak kadın hakkında olumsuz düşünceler içermektedir.

1. Ayalġa er kérek, déhqanġa yer (kérek).
Kadına er gerek, çiftçiye yer gerek.
2. Ayal kişi lapta olturar, ustira kapta (olturar).
Kadın lafta oturur, ustura kapta (oturur).
3. Ayal kişiniñ qoli kösey, çéçi süpürge.
Kadının eli söngü (sönge), saçı süpürge.
4. Ayal kişi öyde aç qalmaptu, muzay samanliqta (aç qalmaptu).
Kadın evde aç kalmamış, buzağı samanlıkta (aç kalmamış).
5. Ayalniñ kiyimi pütmes, harviniñ cabduqi (pütmes).
Kadının giyimi tükenmez, arabanın araçları (ihtiyacı).
6. Xotunda gunah yoq dellal yaman, atta gunah yoq iger (yaman).
Kadında günah yok simsar kötü, atta günah yok eğer kötü.
7. Xotun siriñni alar, düşmen céniñni (alar).
Kadın sırrını alır, düşman canını (alır).
8. Xotunġa amraq baliġa öç, qaymaqqa amraq kaliġa öç.
Kadına (olan) sevgi çocuğa yok, kaymağa (olan) sevgi sığıra yok.
9. Xotunġa xumarniñ néme işi, kaliġa tumarniñ (néme işi).
Kadına tutkunun ne gereği var, sığıra nazarlığın (ne gereği var).
10. Xotunġa işenme, qomuşqa yölenme.
Kadına güvenme, kamışa dayanma.
11. Xotun kişi lap bilen yürer, ustira kap bilen (yürer).
Kadın lafla yürür (hareket eder) ustura bileyle (çalışır).
12. Xotun kişiniñ kiyimi pütmes, atniñ cabduqi (pütmes).
Kadının giyimi bitmez atın malzemesi (bitmez).
13. Xotunni avayliġan balisiz qalar, mozayni avayliġan kalisiz (qalar).
Kadını koruyan çocuksuz kalır, buzağıyı koruyan ineksiz kalır.
14. Xotunniñ obdini érini baqar, déhqanniñ obdini yérini (baqar).
Kadının iyisi erkeğine bakar, çiftçinin iyisi arazisine (bakar).
15. Xotunniñ emçeklik bolsa balañ bordaq, kalañ emçeklik bolsa mozayiñ solaq.
Kadının memeli (sütlü) ise çocuğun gürbüz, ineğin memeli ise buzağın gürbüz.
16. Xotunuñni xuş qilay déseñ lap ur, sarañni xuş qilay déseñ dap (ur).
Kadınını mutlu etmek istersen söz söyle, deliyi memnun etmek istersen def çal.

17. Qiz alsañ emçekke baq, rex alsañ tégige baq.
Kız alırsan memelerine bak, kumaş alırsan altına (ters yüzü) bak.
18. Qiz bala salġa téşi, nege çüşüşni bilgili bolmas.
Kız çocuğu sapan taşı, nereye düşeceği bilinmez.
19. Qiz baliġa er tapmaq, paltisiġa sap tapmaq.
Kız çocuğuna er bulmak, balataya sap bulmaktır.
20. Qiz bilen çélişma, ġunan bilen çépişma.
Kızla çatışma, tayla koşma.
21. Qiz saqliġuçe tuz saqla.
Kız büyüteceğine tuz biriktir.
22. Qizġa naz kérek meşrepke saz (kérek).
Kıza naz gerek meşrebe saz gerek.
23. Qizni buzġan delle, qazini buzġan zelle.
Kızı bozan çöpçatan, kadıyı bozan ziyafet.
24. Qizniñ közi osmida, tazniñ közi posmida.
Kızın gözü sürmede, kelin gözü şapkada.
25. Qiziñniñ oynişiġa baq, qaziniñniñ qaynişiġa (baq).
Kızının oynadığına bak, kazanının kaynadığına (bak).
26. Ersiz xotun yügensiz at.
Ersiz kadın gemsiz at.
27. Xotun xeqniñ nalisi tola, iş uqmasniñ bahanisi (tola).
Kadın milletinin feryadı çok, iş bilmezin bahanesi çok.
28. Xotunniñ obdini öyge étidu supra-taxta.
Kadının iyisi eve kurar sofra.

5. Kadın hakkında öğüt içeren Atasözleri

Bu atasözleri huzurlu bir yaşam için öğüt içermektedir. Genellikle eş seçimi, eş, anne, baba ve çocuk ilişkileri ele alınmıştır. Atasözlerinde dikkati çeken bir nokta erkeğin eş seçiminde “kız” tercih etmesi, geleneklerine bağlı
yerden kız alınması, zenginliğe değil kızın karakterine bakarak tercih edilmesi vurgulanır. Bu atasözleri ile Kutadgu Bilig’de geçen bazı beyitler arasında benzerlikler ilgi çekicidir:

usa ew kızı al elig tegmedük
seniñde adın er yüzin körmedük (Kaçalin: 234)

Alacaksan, el değmemiş ve senden başka erkek yüzü görmemiş olan, bir aile kızı almağa çalış (Arat 1988: 325)
oğulka kisi al kızığ erke bér
sakınçsız tirilgil ayâ kutluğ er (Kaçalin: 236)
Oğula kız al, kızı ere ver; ömrünü dertsiz geçir, ey mes’ûd insan (Arat 1988: 326).

Bugün de Anadolu’nun görücü usulü evliliği sürdüren pek çok yerinde “soy kök yerden kız alma” anlayışı devam etmektedir.
Atasözlerinde evlenen erkeğe annesini unutmaması tavsiye edilir. Kadın ve erkeğin birbirini bütünleyen durumu “Er gökten düşmüş değil, kadın onun anası; kadın yerden bitmiş değil er onun babası.” biçiminde dile getirilir. Bir
atasözünde “Kadın alırsan güzelini alma, kopmaz kemendi boynuna bağlama.” biçiminde güzel kadın almanın erkeğin başına bela olması toplumsal bir hastalığı yansıtması bakımından anlamlıdır. Atasözlerinin bir kısmında kadına hak ettiği değerin verildiği de görülür.
Kadın ve erkeğin birbirini bütünleyen durumu “Er gökten düşmüş değil, kadın onun anası; kadın yerden bitmiş değil er onun babası.” biçiminde dile getirilir. Bu atasözünde kadını erkekle eşit durumda görmenin yanında neslin
devamı için de erkek ve kadının birbirine muhtaç olduğu vurgulanır. Neslin devamının çaresinin kadında olduğunu Kutadgu Bilig’de de görmekteyiz:

negü tér eşitgil kişi üdrümi
uruğ kesmegüke kisi ol emi (Kaçalin: 179)
İnsanların seçkini ne der, dinle; neslin kesilmemesinin çaresi kadındır (Arat 1988: 247).

1. Ayaliñġa balañ yoq yerde eqil körset, balañġa adem yoq yerde eqil körset.
Kadınına çocuğun olmadığı yerde akıl ver, çocuğuna kimsenin olmadığı
yerde akıl ver.
2. Ayaliñni dep anañni unutma.
Kadınınla çok ilgilenip anneni unutma.
3. Ayaliñni qéritay déseñ, höl otun élip bar.
Kadınını yaşlandırmak istersen ıslak odun götür. (ters öğüt)
4. Xotun alsañ çirayini alma, üzülmes salmini boynuñġa salma.
Kadın alırsan güzelini alma, kopmaz kemendi boynuna bağlama.
5. Xotun alsañ yiraqtin al, éşek alsañ yéqindin (al).
Kadın alırsan uzaktan al, eşek alırsan yakından (al).

6. Xotun talliġan xotunsiz qalar, otun talliġan otunsiz (qalar).
Kadın seçen kadınsız kalır, odun seçen odunsuz kalır.
7. Qiz al toy qilġan yerdin, öy tut öy qilġan yerdin.
Kız al düğün yapılan yerden, ev tut ev yapılan yerden.
8. Qiz al, kör al, téz al.
Kız al, gör al, tez al.
9. Qiz bala erde bolġini yaxşi, bolmisa yerde bolġini yaxşi.
Kız çocuğunun evlenmesi iyi, evlenmezse ölmesi iyi.
10. Qizni bilezükige qarap alma, bilikige qarap al.
Kızı bileziğine bakıp alma, bileğine bakıp al.
11. Qiziñni er almisa, qoşnañdin sora.
Kızını kimse almasa komşuna sor.
12. Qiziñni bermigin tuġqanġa, yat bolisen, siriñni éytma düşmenge, mat bolisen.
Kızını verme akrabana yad olursun, sırrını söyleme düşmana mat olursun.
13. Qiziñni maxtima, işidin dadlima.
Kızını övme işinden şikâyet etme.
14. Er talliġan muzġa uçraptu, xotun talliġan tazġa (uçraptu).
Er seçen buzla karşılaşır, kadın seçen kelle (karşılaşır).
15. Er köktin çüşken emes, ayal uniñ anisi, ayal yerdin üngen emes, erdur uniñ dadisi.
Er gökten düşmüş değil, kadın onun anası; kadın yerden bitmiş değil er onun babası.

Sonuç

1. Kadınlarla ilgili olduğunu tespit ettiğimiz yüz elli civarındaki Uygur atasözlerinden on sekizi kadınlar hakkında olumlu yargı içermektedir.
2. Kadının “hileci, güvenilmez, erkeğin başına bela olması, ihtiyaçlarının bitmemesi” gibi özellikleri olumsuz yargılar içinde en çok karşılaşılan özelliklerindendir.
3. Bir kadının yalnız yaşamasının doğru olmadığı bir erkeğin himayesinde olması gerektiği aksi hâlde ölmesinin daha iyi olacağı kadınlarla ilgili olumsuz yargı içeren atasözlerinde sıkça görülen bir yargıdır.
4. Uygur atasözleri içinde bir örneğin dışında poligamiyi teşvik eden atasözüne rastlanmamıştır.

5. Uygur atasözleri içinde kadınlar hakkında olumlu yargı bildiren atasözlerinde kadın evin süsü, erkeğin vazgeçilmezi, evin kutsalı, nazik bir varlık olarak yer almaktadır.
6. Uygur atasözlerinde kadınlarla ilgili yargıların çoğu Kutadgu Bilig’de yer alan görüşlerle benzerlik göstermektedir.
7. Eski Türklerde hakanın yanında yer alan kadının zamanla ikinci plana atılması, eve hapsedilmesi yabancı kültürlerin etkisiyle gelişmiş olabilir. Kutadgu Bilig’de geçen işilerni ewde küdezgil tuçı tişiniñ taşı teg bolumaz içi (Kaçalin: 236)
Kadınları her vakit evde muhafaza et; kadının içi dışı gibi olmaz (Arat 1988: 326) bu dizelerde de kadının eve hapsedilmesi gerektiği anlayışı vardır.
8. Uygur atasözlerinde analık, yuva kurma ve neslin devamı söz konu olduğunda kadın kutsal bir varlık hüviyetine bürünmektedir.

Taranan Kaynak

SARTÉTİN, Eziz Atavulla (2013), Uyġur Xelq Maqal-Temsilliri, Şincañ Univérsitéti Neşriyati, Ürümçi.

Kaynaklar

AKSAN, Doğan (2007), En Eski Türkçe’nin İzlerinde, 3. Basım, İstanbul, Multilingual Yayınları.
ARAT, Reşit Rahmeti (1988), Kutadgu Bilig, 4. Baskı, Ankara, TTK Yayınları.
ARAT, Reşit Rahmeti (2007), Eski Türk Şiiri, 4. Baskı, Ankara, TTK Yayınları.
CAFEROĞLU, Ahmet (1993), Eski Uygur Türkçesi Sözlüğü, 3. Baskı, İstanbul, Enderun Kitabevi.
ÇOBANOĞLU, Özkul (2004), Türk Dünyası Ortak Atasözleri Sözlüğü, Ankara, Atatürk Kültür
Merkezi Yayını.
DİLÂÇAR, A. (1988), Kutadgu Bilig İncelemesi, 2. Baskı, Ankara, TDK Yayınları.
ERCİLASUN, Ahmet Bican vd. (2014), Dîvanu Lugâti’t-Türk, Ankara, TDK Yayınları.
GÖKALP, Ziya (2013), Türk Medeniyeti Tarihi, Sadeleştiren: Yalçın Toker, 4. Baskı, İstanbul,
Toker Yayınları.
İSMAYİL, Osman (1998), Xelq Éġiz Edebiyati Heqqide Omumiy Bayan, Ürümçi, Şincañ Xelq
Neşiryati.
KAÇALİN, S Mustafa, http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/Eklenti/10716, yusufhashacib kutadgubilig mustafakacalinpdf.pdf?0
ÖZTOPÇU, Kurtuluş (1992), Uygur Atasözleri ve Deyimleri, İstanbul, Doğu Türkistan Vakfı
Yayınları.
TEKİN, Talat (2008), Orhon Yazıtları, Ankara, TDK Yayınları.

Uygur Akademisi © Her Hakkı Saklıdır.

Scroll to top